Omurgasızlık İlk Değil… CHP oylarıyla milletvekili seçildiler,
şimdi de cümbür cemaat AK Parti‘ye geçeceklermiş!- akarhaber
CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
CHP listesine yerleştirip
Milletvekili olmalarını sağladığı
10 Gelecek partili milletvekilinin
Önce 4’ü sonra diğer 6’sı önümüzdeki günlerde
AKP’ye transfer olacaklarmış.
Şaşırdık mı? Tabi ki hayır.
Omurgasızlık ilk değil ki.
Türkiye’yi değil, Ankara’yı, TBMM’yi seviyor
o şapkadan çıkartılanlar.
Ülkenin değil kişisel çıkarları için varlar.
Sözleri sahte gülüşleri çirkin…
Bu arada şapkasından tavşan çıkarır gibi
CHP listelerinden milletvekili yaptığı
yüzde 1 bile oyu olmayan
Gelecek Partili 10 milletvekilinin AKP’li olacakları hakkında
Sayın Kılıçdaroğlu
VE CHP içindeki
Çakma solcular ne düşünüyordur acaba?
***
OLİMPİYATLARDA TARİHİ BAŞARISIZLIK
Ve 2024 Paris Olimpiyatları tamamlandı,
Türkiye 40 yıl sonra altın madalyasız döndü!
Bu tarihi başarısızlık, AKPMHP Koalisyonunun becerisi.
AKPMHP koalisyonu yok edici özelliği ile tarih yazıyor.
***
KAOSTAN BESLENİYORLAR!
TBMM’de DEM Partisi üçüncü,
MHP ise elli milletvekili ile dördüncü parti ama İktidar ortağı.
MHP iktidardan ve de kaostan besleniyor.
Son örneği de 1. Ligin ilk haftasında
İstanbul Olimpiyat stadyumunda oynanan
Ve 0-0 sonuçlanan
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, taraftarı olduğu
ve rozetini taşıdığı Fatih Karagümrük ile
Amedspor arasındaki maçta
Karagümrük taraftarları,
maç öncesinde İstiklal Marşı okunurken bozkurt yaptı.
Bir spor kulübünün taraftarını
maçtan günler önce stadyumda
faşizmin simgesini sahiplenmeye çağırması
ve istiklal marşı okunurken
ırkçı – faşist partilerin işaretine sahiplenmesi
yakışıksız ve tehlikeli bir davranış ve anlayış.
Bu daha ilk haftadan başlayarak
stadyumlara kaos sokmak demektir ki
TFF bu yakışıksız
ve tehlikeli girişime karşı 3 maymunu oynamamalı.
Spor evrenseldir.
Barışı-dayanışmayı içerir.
Sporun özünde ırkçılık ve faşizm barınmaz,
barındırılamaz.
***
154 YILLIK BOĞA HEYKELİNİN HİKAYESİ
Evet ülkemizde her gün, her saat gündem değişiyor.
Omurgasız siyasetçiler ve
çıkarları uğruna iktidar yalakalığı yapan,
düşünce özgürlüğünü, bağımsız,
ilkeli gazeteciliği anlamsız bulan
yandaş, tetikçi kalemler ve medya patronları
çürüdükçe, değerleri çürüttükçe tuz kokuyor.
Vicdanları cüzdanlarında eriyenler,
tüyü bitmemiş yetim hakkı devlet hazinesinden
ve halkın cebinden elleri çıkmayan hırsız
sağcı-çakma milliyetçi
ve tarikatçı siyasi partiler, siyasetçi
ve birkaç holding sinsice ve kurnazca
ve planlı olarak bozdukları toplum içinde
hayatı karartıyor, insanları
kötü ve yalancı olmaya programlıyor.
Her şeye karşın hayat toz pembe olmasa da
kara-kapkara değil.
Yaşıyorsak her zaman bir umut var.
Ve mutlaka her şey daha güzel olabilir, olacaktır.
Bugün de her gün her saat
yaşadıklarımıza ara verip
bir özel ve anlamlı akademik bilgiyi paylaşmak istedim
siz saygıdeğer okurlarımızla.
Evet bugün yazımın ağırlığı
GÜCÜN VE ÖFKENİN simgesi
154 yıllık BOĞA heykelinin HİKAYESİ…
Kadıköylü olup ya da Kadıköy‘e gelip de
Boğa’nın adını duymayan yoktur.
Kimi zaman bir buluşma yeri, kimi zaman
yol tariflerinin mihenk noktası, kimi zaman da
protestoların, yürüyüşlerin başlangıç yeridir boğa.
Günün her saatinde önünde toplananları,
fotoğraf çektirenleri
ya da merakla orasına burasına bakanları
görmeniz mümkündür.
Peki “gücün simgesi” olan bu boğa ne zaman,
nerede, niçin yapılmış
ve neden gelip Kadıköy’ün göbeğine kurulmuş,
bir bakalım istedim.
İşte size Kadıköy’ün Boğa’sının ilginç öyküsü.
Yaklaşık yüz elli yaşında olan Boğa Heykeli,
1860’larda Paris’te
Fransız heykeltraş Isidore Bonheur tarafından yapılmış.
Fransa-Almanya sınırında bulunan Alsas-Loren bölgesi,
zengin kömür rezervleri sebebiyle Sanayi Devrimi sonrasında
bu iki ülke arasında sürekli savaş sebebi olurmuş.
1800’lü yıllarda Fransa
ve Almanya arasında bir türlü paylaşılamayan
Alsas-Loren Bölgesi, yıllar boyunca Fransa
ve Almanya arasında
bir o yana bir bu yana geçerek sürekli el değiştirmiş
İşte Boğa Heykeli… 1860’larda bu bölgede
Fransızlar’ın
Almanlar’ı yendiği savaşı simgelemek, kızgınlığı
ve iriliğiyle
Fransızlar’ın gücünü anlatmak için yaptırılmış.
1870 Sedan Muharebesi’yle,
Alman General Bismarck tarafından
Alsas-Loren yeniden geri alınınca,
“Fransızlar’ın gücü” de böylece
yeniden Almanya’ya geçmiş.
ALMANYA – OSMANLI İTTİFAKI
Ancak heykelin Almanya’daki yaşantısı çok sürmemiş.
Hem I. Dünya Savaşı’ndaki Osmanlı-Almanya ittifakı
hem de Alman İmparatoru Wilhelm‘in dostluğundan dolayı
Boğa, 1917’de
İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne hediye edilmiş.
İttihat ve Terakki Cemiyeti de
Boğa heykelini Enver Paşa‘ya hediye etmiş.
Böylece Türkiye’ye gelen heykel ilk olarak
Beylerbeyi Sarayı’nın bahçesine,
oradan da
Yıldız Sarayı Şale Köşkü’nün
büyük serası önüne yerleştirilmiş.
Sarayın bahçesinde unutulan heykel Dünya Savaşı sonunda
Enver Paşa’nın yurt dışına gitmesinden sonra,
Boğa’nın Yıldız Şale Köşkü’nden sonra
ilk görüldüğü yer,
Enver Paşa ve Naciye Sultan’ın sahip oldukları
“Bilezikçi Çiftliği” olmuş.
Saraydan otele yolculuk, Çiftliğin bir köşesinde unutulan,
adeta kaderine terk edilen “gücün simgesi” boğa,
fazla değil,
Heykel, 1940’lı yıllarda Kadıköy ilçesi merkezinde yer alan
Eski İskele’nin karşısındaki Kaymakamlık Binası ile
Sokoni Vakum Oyl Benzin İstasyonu arasındaki noktasına konulmuştur.
1949 yılında ise Spor ve Sergi Sarayı önüne yerleştirilen heykel,
1969 yılı sonrasında tekrar Kadıköy Kaymakamlık Binası yanındaki
önceki yerine taşınmış ve 1980’li yıllarda
kopyası çıkarılmak üzere kalıbı alınmıştır.
Böylece heykelin bir eşi de
Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde bulunmaktadır.
1987 yılında ise boğa heykeli
Kadıköy Kaymakamlığı önünden Altıyol’a taşınmıştır.
***
Uzun süren iktidar yozlaşır,
Uzun zaman kullanılan koltuk sonunda aşınır
Uzun süren başkanlık
Kişiyi narsist yapar.
***
Esen kalın .
Kozmosun tavanı kadar saygılar.
