30 Ağustos’ta Yeni Zaferlerin arifesindeyiz
SCP Genel Başkanı Yılmaz Ersezer, 30 Ağustos Zafer Bayramının 102. yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajda “Dünyamız ve Türkiye’miz yüz iki yıl önce olduğu gibi bugün de tarihi bir rol ayrımında bulunuyor” dedi.- akarhaber
Sosyalist Cumhuriyet Partisi Genel Başkanı Yılmaz Ersezer 30 Ağustos Zafer Bayramının 102. yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajda Türkiye’nin 102 yıl önce olduğu gibi bir yol ayrımında olduğunu belirtti.
Ersezer mesajında; “102 yıl önce 30 Ağustos 1922 günü Türk Milleti; Mustafa Kemal Atatürk’ün bizzat Zafertepe’den idare ettiği Başkomutanlık Meydan Muharebesi sonunda Yunan Ordusunu kesin yenilgiye uğratarak zaferini ilan etti. Emperyalizmin vatanımızı parçalamak üzere üzerimize sürdüğü 200.000 kişilik Yunan ordusunun yarısından fazlası yok edildi, kalanı da denize sürüldü.
Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘… genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri burada atıldı. Ebedî hayatı burada taçlandırıldı’ sözleriyle ifade ettiği eylem, sömürge-yarı sömürge dünyanın emperyalizme karşı mücadelesinin ve zaferinin ilk örneği olarak mazlumlar dünyasına umut oldu. O günden bu yana Mustafa Kemal Atatürk, emperyalizme karşı mücadele eden her milletin bayrağı oldu. Bağımsızlığını kazanan her millet, devrim meydanlarına ve okul kitaplarına Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Türk Devrimini yerleştirdi” dedi.
9 ABD ÜSSÜ’NÜN HEDEFİ TÜRKİYE’DİR
Türkiye’nin 102 yıl önce olduğu gibi emperyalist batı tehdidi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Ersezer, “102 yıl sonra içinde bulunduğumuz durum ise şudur diyerek başladığı açıklamasında;
“Türkiye Cumhuriyeti’nin AKP’li Cumhurbaşkanı, 30 Ağustos’un karşısına Malazgirt’i çıkarmış ve Türk kimliğinin karşısına “İslam” kimliğini yerleştirmiştir. Şaşalı törenler ve şatafat içinde düzenlediği Malazgirt içerikli toplantılarla 30 Ağustos’u ve emperyalizme karşı zaferi Türk Milletinin zihninden çıkarmak, Türk kimliğini unutturmak çabası içindedir. Malazgirt’i de bilmemektedir. ABD ile Rusya arasında yürüttüğü Abdülhamitçi ucuz denge siyaseti ile Türkiye Cumhuriyeti’ni büyük riskler ve tehditlerle karşı karşıya bırakmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ana muhalefet lideri ve Mustafa Kemal Atatürk’ün Partisi CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel ise tam da 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 1 gün öncesinde yaptığı “Türkiye tarihinin dönüm noktasında yapılacak ilk seçim bir yönüyle yeniden referandum olacak. Bu sefer referandum Avrupa’nın bir parçası, hukukun üstünlüğünün kalkınma getirdiği bir Türkiye mi? Yoksa Şanghay İş Birliği’nde olduğu gibi güçlü liderlerin yoksul halkların olduğu bir Türkiye mi? Arada on kat fark var. Bunu çok net olarak ifade ediyoruz” açıklaması ile 30 Ağustos’la ve Kurucu Genel Başkanı’nın antiemperyalist eylemi ve dış politika anlayışı ile hesaplaşmakta, kendisini bağladığı emperyalizm kapısına CHP seçmenini ve Türk Milletini de bağlamaya çalışmaktadır. Bugün Türkiye’miz, emperyalist Batı’nın kuşatma ve tehdidi altında bulunuyor.
Emperyalist Batı, NATO üyeliği üzerinden Karadeniz’de Türkiye’yi bir oldu bitti ye getirmek ve Rusya ile savaşa sokmak planındadır.
Burnumuzun dibinde Dedeağaç’ta ABD ordusu, Türk ordusunun ağır silah envanterinin üstünde yığınak yapmış bulunuyor. Ege’de ki Yunan adalarında inşa edilen ve uluslararası anlaşmaları hiçe sayarak silahlandırılan 9 ABD üssünün hedefi Türkiye’dir” dedi.
“TÜRKİYE 102 YIL ÖNCE OLDUĞU GİBİ BİR YOL AYRIMINDADIR”
Türk milletinin 102 yıl önce olduğu gibi öncü bir rol üstlenerek insanlığın önünü açacağını bildiren Ersezer; “ABD, Doğu Akdeniz’de Mavi Vatanımız üzerindeki egemenlik hakkımızı tanımıyor. Buradan İsrail, Yunanistan ve diğer Batılı müttefikleri ile birlikte Türkiye’ye karşı düşmanca faaliyetlerini sürdürüyor ve tehdit ediyor.
Güney Kıbrıs’a silah ambargosunu kaldıran, ordusunu modernize eden ve askeri eğitim veren ABD, Kıbrıs’ta da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti üzerinden Türkiye’yi tehdit etmektedir.
Suriye’de, “sahadaki kara gücüm” dediği ve düzenli ordu haline getirdiği, ağır silahlarla, uçak ve helikopterlerle donattığı PKK’ya kukla bir devlet kurdurma peşinde olan ABD’nin buradaki esas hedefi de Türkiye’dir. Bu emperyalist tehditlere ve kuşatmaya karşı 30 Ağustos zaferimizin bağımsızlık ruhu, azim ve kararlılığıyla mücadele etmek gerekiyor.
Dünyamız ve Türkiye’miz yüz iki yıl önce olduğu gibi bugün de tarihi bir rol ayrımında bulunuyor.
Türk Milleti bir kez daha, vatanın bütünlüğüne, egemenlik haklarına ve varlığına yönelik emperyalist tehditleri alt etmek, insanlığın bağımsız, eşit ve özgür bir dünyada yaşama hayalinin gerçekleşmesinde öncü rol üstlenmek durumundadır.
Milletimizin 30 Ağustos Bayramı’nı bu inanç ve kararlılıkla kutluyoruz” ifadelerini kullandı.