İYİ Parti Kocaeli İl Başkanı Kamil Şirin, bugün ilimizde bulunan İYİ Parti Milli Güvenlik ve Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cenk Özatıcı’ya ev sahipliği yapmamın gururuyla toplantıda konuştu- akarhaber
İYİ Parti Kocaeli İl Başkanı Kamil Şirin, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Bugün, hemen hepimizin kalbinde taht kurmuş bir dava arkadaşımız misafirimiz oldu. Kendisini sizlerle buluşturmaktan büyük onur duyuyorum.
Hem genç hem bilge hem de cesur…
İYİ Parti Milli Güvenlik ve Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sn. Cenk Özatıcı, hoş geldiniz.
Sözü kıymetli konuğumuza vermeden önce, gelinen durumu kısaca izah edip, ardından sizleri kıymetli konuğumuzla buluşturmak istiyorum.
Bilindiği üzere, ülke olarak 1 Ekim’deki Meclis açılışında ilk yansımaları gözlemlenen ve 22 Ekim’den bu yana adeta resmileşen yeni bir ihanet süreciyle yüzleşmekteyiz.
Sn. Bahçeli, 22 Ekim 2024 günü,
“Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin Meclis’te DEM Parti grup toplantısında konuşsun; terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın,” diyerek, örgütün lağvı durumunda Öcalan’ın da yararlanabileceği bir genel af vaadinde bulunmuştur.
40 yıl boyunca binlerce polisimizi, askerimizi; çocukları naif bir hevesle yetiştirmek isteyen masum ve silahsız öğretmenlerimizi —en çok da kadın öğretmenlerimizi— katleden bu aşağılık cinayet şebekesine, “lağvet, elini yüzünü yıka, aklan paklan, gel siyaset yap,” denmiştir.
BİZ O GÜN TEPKİ VERDİK O GÜN TEPKİ VERMEYENLER HÂLÂ TEPKİ VERMİYOR
Bu söyleme tedirgin bir biçimde destek verenler ise ihanet çemberinin kalınlığını gördükçe, bin yıllık devleti kendi üç günlük saltanatlarına sermaye yapmaya gönül rahatlığıyla devam ediyorlar.
-O gün tepki vermesi gerekenler tepki vermediği için,
-pasif ve edilgen bir siyaset izledikleri için,
-sürecin müteahhitleri bu manevralarını daha da ileri taşıyıp birkaç gün önce yeni bir millet müjdesi bile vermiştir.
BEYEFENDİLER TÜRK MİLLETİNDEN SIKILMIŞ YENİ BİR MİLLETİMİZ OLSUN İSTİYORLAR
Söylemler son derece rahat.
Rahatlar çünkü yol temizliği yapılmış.
Rahatlar çünkü bu projenin sahibi emperyalizm.
Bakınız, bugün yürütülen bu süreç emperyalizmin Ön Asya Projesi’dir.
Sevr ile elde edilemeyen, Lozan’da kaybedilen; vakti saati geldiğinde yerel unsurlar vasıtasıyla elde etme inisiyatifidir bu.
İşte bu yüzden biz, ilk gün hangi tepkiyi verdiysek, bugün de yine aynı yerdeyiz.
Bizim vazgeçilmezlerimiz yalnızca milletimizin ortak değerleridir.
O gün ses vermesini beklediğimiz diğer muhalefet partisi, ne yazık ki ne yapacağını şaşırmış, kime ne vereceğini karıştırarak süreçte hiçbir karşı duruş sergileyememiştir.
Üzülerek ifade etmek istiyorum ki, dün neyse, bugünün de bir farkı yoktur.
Ne yazık ki bu emperyalist dayatmaya karşı milli bir şuurla sesi çıkanların, o sesi milyonlara duyurabileceği medya koridorları bulunmamaktadır.
Buna rağmen Sn. Genel Başkanımız Müsavat Dervişoğlu’nun il il, ilçe ilçe, sokak sokak verdiği tepki ve geliştirdiği siyasi dil ile milyonlarca vatan evladını gönül bağıyla bir araya getirmeye devam ettiğini, bir yandan da hepimize Türkiye Cumhuriyeti’nin yıkılmaz ve cesur koruyucuları onurunu sunduğunu görmekteyiz.
Aslında Sn. Bahçeli, 14-28 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinden sonra yaptığı ilk açıklamada:
“Önümüzdeki günlerde çok şey değişecektir, her şey değişecektir, öyle gözüküyor. İnşallah Türkiye değişmez.”
diyerek, işbu süreci çok önceden haber vermiştir.
Cumhur İttifakı’nın, çok daha uzun bir süredir;
yeni bir ülke,
yeni bir millet,
yeni bir tarih,
yeni bir coğrafya,
ve yeni bir demografik yapı üzerinde çalıştığını veya çalıştırıldığını artık anlamış bulunuyoruz.
EVET BİZ 22 EKİM’DE TEPKİ VERDİK
Hâlâ tepki vermeyenler, veremeyenler; bir mukadderat sürecinden geçtiğimizin farkında olmaksızın, sıkıştıkları durumun tüm enerjilerini nasıl tükettiğini ve bu sürecin düdüklü tencere misali basınç ayar valfi olarak kullanıldıklarının farkında değildirler.
Çeyrek yüzyıllık süreçte;
• Cumhuriyetimizin defacto bir monarşiye dönüştüğünü,
• Hukukun üstünlüğüne olan inancın kaybolduğunu,
• Ulus bilincinin sürekli olarak tahrip edilmeye çalışıldığını göremeyip,
• Bir kişiye eksenli muhalefet geliştirenlerin,
kendisini muhalif olarak niteleyen milyonların enerjisini, Türkiye Cumhuriyeti değerlerinin muhafazasına değil, bir siyasinin uğradığı hukuksuzluğa harcamaları, açıkça ifade ediyorum ki sadece emperyalist projelere hizmet etmektedir.
Ülkenin enerjisi gençlerimizdir. Gençlerin enerjisini kişiye tahvil siyasi planlamalarınızda tükettirmeyin.
Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği üzere:
“Gelecek gençlerindir.
Cumhuriyet, Türk gençliğine emanettir.”
Bugün;
• Türkiye Cumhuriyeti için,
• Türk ulusu için,
• Anayasal sistem için,
• Hukukun üstünlüğü için,
birleşme ve bütünleşme vaktidir.
Taban buna hazırdır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm partilerinin tabanları buna hazırdır.
Bu birleşmenin çatısını, kişisel hiçbir ajandası olmayan kıymetli Genel Başkanımız Sn. Müsavat Dervişoğlu en doğru biçimde oluşturacaktır.
Ve son cümlemle, tekrar ve yüksek sesle ifade etmek isterim ki: Bizim naçiz vücutlarımız elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Ne mutlu Türk’üm diyene!
