Kartepe Çevre Platformu/Beyhan Korkmaz: Kocaeli, Türkiye’nin en büyük sanayi kenti. Bu nedenle olası bir deprem sadece bina yıkımlarıyla sınırlı değildir; çok daha büyük risklerle karşı karşıyayız- akarhaber
Kartepe Çevre Platformu: 17 Ağustos 1999 Depremi, hepimiz için asrın felaketi oldu. Binlerce insanımızı yitirdik, şehirlerimiz yıkıldı, geleceğimiz derinden sarsıldı. 26 yıl geçti… Ancak bugün soruyoruz: Yeni bir depreme ne kadar hazırız?
Kocaeli, Türkiye’nin en büyük sanayi kenti. Bu nedenle olası bir deprem sadece bina yıkımlarıyla sınırlı değildir; çok daha büyük risklerle karşı karşıyayız:
Tüpraş gibi dev sanayi kuruluşlarında patlama ve zehirli gaz sızıntısı riski vardır. Bu risk milyonlarca insanın hayatını doğrudan tehdit etmektedir.
Deprem sonrası olası çevresel felaketler de şehrimiz için büyük tehlike oluşturmaktadır. Göllerimiz ve Marmara Denizi’ne olası kimyasal ve asit sızıntıları, hem halk sağlığını hem de ekosistemi geri dönüşsüz biçimde etkileyecektir.
Endüstriyel tesislerde, özellikle yanıcı ve patlayıcı ürünlerin depolandığı alanlarda, deprem risk değerlendirmeleri acilen yapılmalı, acil eylem planları hazırlanarak kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşılmalıdır.
Alternatif yollar, trafik akış senaryoları bilinmemektedir.
Birçok bölgede yollar, deprem sırasında veya sonrasında kapanma riski taşımaktadır.
Deprem toplanma alanları ya yok edilmiştir ya da yetersizdir.
Çadır stoku ve geçici yaşam alanları konusunda hazırlıklar şeffaf değildir; halk bu konuda bilgilendirilmemektedir.
Yangın ve sel felaketleri karşısında olduğu gibi, deprem için de koordineli ve güçlü bir kriz yönetim planı hakkında yeterli bilgilendirme yapılmamaktadır.
1999’da “asrın felaketi” dedik. Ancak sonrasında yaşanan felaketler, alınmayan önlemler yüzünden yeni trajedilere dönüştü. Biz Kartepe Çevre Platformu olarak uyarıyoruz:
Afetler kader değildir.
Önlem almamak bile bile işlenen bir cinayettir.
Halkın can güvenliği ne rant politikalarına ne de kağıt üzerinde uygulamalara feda edilemez.
Taleplerimiz:
1. Sanayi kuruluşları için deprem senaryoları ve acil eylem planları hazırlanmalı, bağımsız kurumlarca denetlenmeli ve kamuoyuna açıklanmalıdır.
2. Her ilçede toplanma alanları ve yeni yaşam alanları belirlenmeli, yapılaşmaya kapatılmalı ve halk bu konuda düzenli olarak bilgilendirilmelidir.
3. Alternatif ulaşım yolları planlanmalı, afet anında kesintisiz ulaşım sağlanmalıdır.
4. Çadır, konteyner ve temel yaşam malzemeleri stoku sürekli güncel tutulmalı ve denetime açık olmalıdır.
5. Afet yönetimi şeffaflaştırılmalı; yerel yönetimler, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları sürece dahil edilmelidir.
Biz Kartepe Çevre Platformu olarak sorumlulara sesleniyoruz:
1999’un acısını unutmadık, unutturmayacağız. Bir kez daha aynı acıları yaşamamak için bilimin ışığında, şeffaf, planlı ve sorumlu bir afet yönetimi istiyoruz!
