Devlet Bahis Kumar Oynatmaz
Devlet Bahis Kumar Oynatmaz
Vatan Partisi Kocaeli İl Başkanlığı, yürüyüş yolu üzerinde yaptığı basın açıklamasında, il başkanı Vedat Olguntürk, “Devlet, Kumar-Bahis Oynatmaz” dedi.- akarhaber
Olguntürk, devletin yapması gerekenleri ayrıntılarıyla açıkladı:
Türkiye Futbol Federasyonu tarafından çeşitli liglerde görev yapan bazı hakemlerin bahis oynadıkları konusunda gündeme getirilen iddialar günlerdir kamuoyunda konuşuluyor. Hemen her konuda olduğu gibi sistemin sahipleri yine konunun özünü, sorunun kaynağını değil sonuçlarını topluma tartıştırıyorlar.
Bütün dikkatler bahis oynadığı iddia edilen hakemlere ve futbolculara odaklanıyor. “Vurun abalıya” misali hakemler hedef gösteriliyor. Hakemler sahipsiz, onlara atış serbest. Böylece hem devleti yönetenler hem de futbolun patronları tüm kiri hakemlere ve futbolculara atarak kendilerini temize çıkarıyorlar.
Milyonlarca insanımızı bahis ve kumara sürükleyen örgütlerin ve şebekelerin tepesinde milyarlarca lira vurgun yapanların suçu örtbas ediliyor!
Bu şebekenin Gürcistan, Güney Kıbrıs, Karadağ ve Malta gibi istasyonlar üzerinden küresel mafya merkezlerine uzanan bir ağ içinde oldukları dikkate alınırsa, futbolcuların ve hakemlerin hedef alınmasını sorgulamak gerekir.
Bahis konusunun gündeme gelmesi, ancak sorunun kaynağının üzerinden atlanması üzerine Vatan Partisi olarak bir süredir konunun uzmanı hukukçularla, psikiyatrlarla, akademisyenlerle çalışarak hazırladığımız “Şans Oyunlarının ve Bahislerin Yasaklanmasına Dair Kanun Teklifi ve Gerekçesi” kamuoyuna açıklanmıştır.
Bizim yasa önerimiz, kumar ve bahisi örgütleyen kişilerin ve şebekelerin cezalandırılmasını öngörüyor.
Toplumu kumar ve bahisle çürüten asıl suçluları kimler koruyor ve niçin binlerce sporcu ve hakem suçlu ilan ediliyor?
Bugün yasal ya da yasadışı ne şekilde tanımlanırsa tanımlansın bahis ve kumar toplumumuzu içten içe çürüten bir hastalık hâlini almıştır.
Devlet, sözde kumarı yasaklamıştır. Ancak rulet masasından kaldırılan vatandaşımız, İddaa bayilerinde, Milli Piyango ve at yarışı sitelerinde devlet eliyle kumar oynamaktadır. Kumarhaneler sözde kapalıdır, ancak neredeyse her eve bir kumarhane girmiştir. Akıllı telefonlar, bilgisayarlar kumar masasına dönmüştür.
Bahis kumar mıdır? Şans oyunları, piyangolar kumar mıdır? Bal gibi kumardır. Talihe dayalı, herhangi bir iktisadi faaliyete dayanmayan, emek verilmeyen tüm bu faaliyetler kumardır.
Devlet kumar oynatmaz. Devlet bahis oynatmaz. Devlet bunlarla mücadele eder. Aileleri parçalayan, kişileri intihara sürükleyen, emeksiz para kazanma anlayışıyla toplumsal ahlâkı yerle bir eden bu belayla artık yüzleşme zamanı gelmiştir. Hem kamuoyunu hem de başta iktidar olmak üzere tüm siyaset dünyasını hakemlerle değil, hakemleri buraya sürükleyen sistemle mücadeleye çağırıyoruz.
Bu nedenle “yasal” ya da “yasadışı” ayrımı yapmaksızın her türden kumar faaliyetinin oynatılmasının ve oynanmasının yasaklanması, kolay yoldan para kazanma arayışı ile iktisadi, kültürel ve yasal bir savaş vermek zorunluluk haline gelmiştir.
Her ne kadar kumarhane olarak bilinen mekanlar kapatılsa da Milli Piyango İdaresi ve Spor Toto Teşkilatının oynattığı oyunlar özel sektöre devredilerek, kumar yasal olarak oynatılmaya devam edilmektedir. Keza bahse dayalı at yarışları da hâlen faaldir.
Özelleştirme sonrasında şans oyunları daha da çeşitlenmiş, günümüzde 5 dakikada bir çekilişin olduğu oyunlar bile sisteme eklenmiştir.
Yukarıda anılan ve ‘Yasal’ olarak adlandırılan kumar uygulamaları dışında yasadışı çok sayıda çevrimiçi kumar sitesi bulunmaktadır. Sadece 2024 yılında yaklaşık 233 bin yasadışı kumar/bahis sitesinin tespit edildiği ya da engellendiği bilinmektedir.
Devletimizin yasadışı ve çoğunlukla mafya, suç örgütü gibi yapılara akan kaynakların azalması için yasal bahisi güçlendirmeye çalıştığı böylece kaynakların yurt içinde kalması için yasal kumarı teşvik ettiği anlaşılmaktadır. .
Sonuçta bahis kültürünün büyümesi, toplumu içten içe çürütmekte, bir bağımlılık olarak bireyi intihar dahil geri dönülmez yollara itmektedir.
Esasında, tekil ve istisna olarak buradan gelir elde edenler olsa da, sonuçta hep işletmeciler kazanmaktadır. Bu işletmelerin hem ikramiye dağıtıp hem de çok büyük kârlar elde etmesinin nedeni budur. Sonuç olarak, mali arayış içinde olan birçoğu dar gelirli kişilerden yasal olarak Türkiye’nin büyük sermaye gruplarına ve yasadışı olarak da suç örgütlerine bir maddi aktarım söz konusudur.
Mesele kumar ya da türevlerinin yasal olup olmamasında değil, birey ve toplum üzerindeki yıkıcı etkisindedir. Kanun teklifimiz, bu noktaya odaklanmaktadır.
KUMARIN YAYGINLAŞMASI BİR DİZİ TOPLUMSAL SORUNU TETİKLEMEKTEDİR
Kumar, bireyi bağımlılığa sürükleyen bir içeriğe sahiptir. Uzmanların görüşlerine göre tedavisi en zor bağımlılıkların başında kumar gelmektedir.
Yasal ya da yasadışı bahisin spor müsabakalarındaki varlığı temiz ve adil rekabetin önünde ciddi engeldir. Kendilerini sponsor olarak ya da Spor Toto Teşkilatı üzerinden kulüplere kaynak aktararak aklamaya çalışan yasal bahis şirketleri, aslında içten içe sporu ve sporcuları çürütmektedir.
Ülkemiz ekonomik zorluklar içerisindedir. İşsizliğin ve gelecek kaygısının sonucu olarak kısa yoldan kazanç elde etme anlayışı gelişmiş ve kumar yaygınlaşmıştır.
Kumarın yaygınlaşması; uyuşturucu, fuhuş, alkolizm, boşanma oranlarının artışı, nüfus artış hızının düşmesi, genç işsizliğin artması gibi olgularla birlikte değerlendirildiğinde bir toplumsal çözülmenin işaretidir.
SONUÇ
Yukarıda sıralanan gerekçelerle kanun teklifimiz şu noktalara odaklanmıştır:
1- Yasal-yasadışı bahis ayrımı kaldırılacak, talihe bağlı kazanç vadeden her türden oyun yasaklanacaktır.
2- Bunları oynatanlar, tanıtımını yapanlar ve oynayanlara Türk Ceza Kanunu ve Kabahatler Kanununun ilgili maddelerindeki yaptırımlar uygulanacaktır.
3- Yasal olarak kumar oynatan Milli Piyango İdaresi ve Spor Toto Teşkilatı Başkanlığı kapatılacaktır.
4- 320 sayılı KHK, 7258 sayılı Kanun, 5738 sayılı Kanun ve 5602 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılacak, 6132 sayılı Kanunda değişiklikler yapılacaktır.
Elbette sadece yasal tedbirlerle kumarı toplumdan söküp atmak mümkün değildir. Kumardaki patlama esas olarak ekonomik- siyasi sistemin bir sonucudur. Köklü çözüm Türkiye’nin bir Üretim Devrimi ile yeniden ayağa kalkmasıdır, işsizliğe son verilmesidir. Bununla birlikte mevcut düzen içerisinde aşağıdaki tedbirlerin de alınması gerekir.
1- Anaokulundan başlayarak kumar ve bahisin zararları anlatılmalı, emeğiyle kazanma bilinci yükseltilmeli. Aileler de bu konuda bilinçlendirilmeli.
2- Kumarı ateşleyen tüketim kültürü ile her alanda mücadele edilmeli. Ekranlarda ve sosyal medyada kısa yoldan zengin olanların değil, emeğiyle bir yere gelenlerin hikayeleri hakim olmalı.
3- Kumar ve benzeri zararlı alışkanlıklar yerine çocuklarımızın ve gençlerimizin yeteneklerini ortaya çıkaracak sanat ve spor olanakları artırılmalı. Her mahallede sanat ve spor tesisleri açılmalı. Eğitim kurumlarında sanat ve spor dersleri ciddiyetle ele alınmalı, yetenekler keşfedilmeli.
4- Yasal bahisin yasaklanmasıyla paralel olarak, yasadışı bahise erişimi daha da güçleştirecek uygulamalara gidilmeli.
5- Yurtiçinde ya da yurtdışında faaliyet gösteren bahis çetelerine karşı istihbarat, emniyet ve yargı eliyle çetin bir mücadeleye girişilmeli, tek tek çökertilmeli.
6- Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, RTÜK, TRT, YÖK gibi kamu kuruluşları ortak bir strateji çerçevesinde müşterek savaş yürütmeli.
Şans oyunlarının ve bahislerin yasaklanmasına dair kanun teklifi partimiz kurullarınca hazırlanmış ve kamuoyu ile paylaşılmıştır.



