Genel

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi Dava geçen celse çapraz sorgusu yapılamayan eski astsubay Ahmet Muhammet Demirci’nin sorgusuyla başladı. Tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme ara kararını açıkladı. Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi detaylar haberimizde…

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

15 Temmuz’da şehit edilen Ömer Halisdemir davasının 11’inci celsesi bugün yapıldı. Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görülen dava geçen celse çapraz sorgusu yapılamayan eski astsubay Ahmet Muhammet Demirci’nin sorgusuyla başladı.

TBMM Avukatı Sinan Kılıçkaya’nın, “Diyarbakır’a gelirken otobüste Başbakanın darbe açıklamasını duydun mu?” şeklindeki sorusu üzerine Demirci, “Başbakan darbeden söz etmedi, ufak bir kalkışma olduğunu söyledi” dedi. Av. Kılıçkaya, Ankara’ya geldiklerinde de olayı kalkışma olarak mı değerlendirdiğini sorunca Demirci, halen görevde olan çok sayıdaki komutanın böyle değerlendirdiğini veya ne olduğunu anlayamadığını hatırlattı.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Bak ve Çelik’i ne diye gözaltına aldırdı”

Bu cevabın ardından Av. Kılıçkaya, “Peki Mihrali Atmaca, Ümit Bak ve Mehmet Ali Çelik’i ne diye gözaltına aldırdı? Bir şey söyledi mi? Ümit Bak ve Mehmet Ali Çelik direndi mi, ne söylediler?” sorularını yöneltti. Demirci, şu karşılığı verdi:

“Mihrali Atmaca, ‘bunlar hain. Zekai Aksakallı komutanımızın emri, gözaltına alacağız’ dedi. Komutan emri sorgulanmaz, bir şey sormadım. Bak ve Çelik’in dirençleri olmadı. ‘Arkadaşlar yanlış yapıyorsunuz. Emir var, masada duruyor, bakabilirsiniz’ şeklinde beyanları oldu.”

“Silah sesi duydum kim vurdu görmedim”

O gece Ümit Bak’ın derdest edilmesi sırasında yaşanan çatışmada öldüğü belirtilen Başçavuş Nedim Şahin’in ailesinin avukatı da Demirci’ye Nedim Şahin’de hücum yeleği ve uzun namlulu silah olup olmadığını sordu. Demirci, “Hücum yeleğini hatırlamıyorum. Uzun namlulu silahı yoktu. Tabancası var mıydı, dikkat etmedim. Ona Ümit Bak’ın odasını sorduk, gösterdi. 5-6 el silah sesi duydum, ama kim vurdu görmedim” karşılığını verdi. Avukat da Nedim Şahin’in vücudunda 11 mermi deliği olduğunu vurguladı.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Pişmanlıktan yararlanmak için senaryo yazıyor”

Demirci’nin çapraz sorgusunun ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. Bir başka “FETÖ” davasında yargılanan Enis Gökhanoğlu, sanıklardan Cihat İbrahim Yörük’le devre arkadaşı olduğunu, Ankara ve Antalya’da birkaç kez sohbete gittiklerini anlattı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Bayram Kantık, “Bu kadar mı? Ne zaman, nerede? Kim organize etti? Sohbet dışında bir faaliyetiniz oldu mu?” dedi. Sanık Yörük, Gökhanoğlu’nun iddialarını reddederken, avukatı da tanığın pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için böyle bir senaryo yazdığını öne sürdü.

“Zekai Paşa ‘Düşman’ dedi Tozak ‘Yok’ dedi”

İkinci tanık, o gece Özel Kuvvetler Okul Komutanlığında nöbetçi astsubayı olan Ahmet Karaslan, olaylar başladığında Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK)’ya gittiğini, nöbetçi subayı Volkan Vural Bal’ın, “Olmaması gereken şeyler olduğunu, Ankara’ya gelmemesi gereken birlikler geldiğini” söylediğini anlattı. Ayrılırken kapıda şehit Ömer Halisdemir’le karşılaştığını belirten Karaslan, “O da ne olduğunu bilmediğini, birazdan yukarı çıkıp, Zekai Paşayı arayacağını söyledi” dedi. Ardından şu önemli iddiayı gündeme getirdi:

“Sabah karargaha gittiğimizde Mihrali Atmaca’yı da gözaltına alacaktım. Çünkü Zekai Paşa bana Mihrali Atmaca’nın gelen ekipten olduğunu, düşman olarak algılanmasını söylemişti. Ancak Oğuz Tozak, ‘yok, düşman olarak algılanmayacak’ dedi.”

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Zekai aksakallı saat kaçta söyledi”

Bu sözler üzerine Atmaca’nın Avukatı, Zekai Aksakallı ile en son ne zaman görüştüğünü ve bu talimatı ne zaman verdiğini sordu. Karaslan, bu defa şöyle konuştu:

“Üç, dört defa görüştük. En son 04-04.30 olabilir. İsmi veren Zekai Paşa değil, emir astsubayı Makbul Uluğ’du. Görüşmelerin birinde Mihrali Atmaca’nın bizden olmadığını söyledi. Düşman değil teslim alınması gerektiğini söyledi.”

Av. Gürbüz Özdemir’in sorusu üzerine Ömer Halisdemir’in vurulmasından sonra Zekai Paşayı aradığını kaydeden Karaslan’a Av. Çiğdem Koç da, “Zekai Aksakallı saat kaçta Mihrali Atmaca’nın düşman olduğunu söyledi?” sorusunu yöneltti. Karaslan, “3’ten sonra herhangi bir saat olabilir” dedi.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Sorguya alındılar başlarında biz durduk”

Sanıklardan Ahmet Muhammed Demirci, gözaltına alınana kadar bu timin gözaltına alınanların başında durup durmadığını ve karargahta silahlı dolaşıp dolaşmadıklarını sordu. Karaslan, “Evet” karşılığını verdi. Sanık Gökay Engin’in soruları sırasında ise şu diyaloglar yaşandı:

Engin: “Siz de gözaltına alındınız mı? Kaç gün sorguda kaldınız, sorgunuzu kim yaptı? Neden bırakıldınız?”

Karaslan: “Evet. Kaç gün tam hatırlamıyorum.”

Başkan Kantık: “O gün görev yapan herkes sorgudan, sorgu demeyelim, bilgiden geçirildi.”

Engin: “Hayır, herkes değil sadece önemli kişiler sorgudan geçirildi.”

Başkan Kantık: “Sadece savcı sorguya alabilir.”

Engin: “Hayır, sorguya alındılar. Başlarında da biz durduk ve onlardan biri bu kişiydi.”

Başkan Kantık: “Bu soruların tanıklıkla alakası yok. Mikrofonu alalım. Orada 15 gün görev yaptığınız konusunda tereddüt yok.”

Bu gerginlikten sonra Başkan saat 11.50’de duruşmaya öğle arası verdi.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Zekai Paşa’nın verdiği emir Semih Terzi hariç şeklindeydi”

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde 68 sanıklı ÖKK davasında tutuklu yargılanan Mehmet Ali Çelik tanık olarak dinlendi. 15 Temmuz’da ÖKK Harekat Merkezi vardiya amiri olan çelik, saat 21.55’te kendisini arayan Zekai Aksakallı’nın birliğin emniyet tedbirlerinin artırılması ve giriş çıkışların yasaklanması emrini verdiğini belirterek, “Zekai Paşa’nın verdiği emir, general dahil hiç kimse içeri alınmayacak, Semih Terzi hariç şeklindeydi. Nedense Zekai Paşa’nın ifadesinde bu emrin ikinci kısmı yok” dedi.

“Almama gibi bir yetkimiz yok”

Başkan Kantık, Ömer Halisdemir’e sonradan tekrar ateş edildiğini görüp görmediğini sorunca Çelik, kendisi içeri girdikten sonra iki el ateş sesi daha geldiğini, ama kimin ateş ettiğini bilmediğini söyledi. TBMM Avukatı Sinan Kılıçkaya da, “Varsayalım ‘Semih Terzi hariç’ dedi. Öyleyse bu timi niye içeri aldınız?” diye sordu. Çelik, “Semih Paşa’nın kendisiyle gelen tim. Almama gibi bir yetkimiz yok. Geçen duruşmada bunu nöbetçi amirine sormadınız. Yetki ve sorumluluk onda, bana soruyorsunuz” karşılığını verdi.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Askerlik kapsamında söylenmiş şeyler”

Çelik’i derdest eden isim olan sanık Mihrali Atmaca ise derdestten sonra kendisine, “Yanlış taraftasınız” deyip demediğini sordu. Çelik, “Emirler geldi, yanlış yapıyorsunuz” dediğini, ama o ifadeyi kesinlikle kullanmadığını savundu. Atmaca, “Bunun hesabını vereceksiniz demediniz mi?” diye vurgulayınca da Çelik, şunu söyledi:

“O esnada ben kurmay yarbayım, sen üsteğmensin. Askerlik kapsamında söylenmiş şeyler oluyor. Söylediğin askeri literatüre uymuyor.”

Mihrali Atmaca’nın buna tepkisi, “Yarbay-üsteğmen ilişkisi değil, birlik komutanının ‘hain’ dediği biriyle konuşuyordum” oldu.

“Zekai paşa istese Semih Terzi’yi getiren uçak kalkmazdı”

Sanık avukatlarından Gürbüz Özdemir’in, Semih Terzi’yi getiren uçağın kalkmasında Zekai Aksakallı’nın dahli olup olmadığına dair sorusu üzerine Çelik, “Zekai Paşa istese, o uçağın pilotu veya özel hava alayı ile görüşse, o uçak kalkmazdı” dedi. Tanıkların dinlenmesinden sonra sanıklar ve avukatların talepleri alındı.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

“Bu kadar milletin kanını kim aldı”

Sanıklardan eski astsubay Ali Güreli, bu davayla ilgili büyük bir algı ve baskı olduğunu, muhtemelen bu baskıyı hissettiğini, kendilerinin de bu algıyı kırmaya çalıştığını belirtip, “Kurmay albaylar, generallere adli kontrol uygun görülürken, bize neden görülmüyor?” deyince bir izleyiciden cılız alkış sesi geldi. Başkan Kantık, “Neyi alkışlayacaktınız?” diye tepki gösterirken bazı izleyiciler de sanıklara şöyle bağırdı:

“Şehidi rahmetli ettiğiniz için mi alkışlıyorsunuz?.. İçinizde suçsuzlar olabilir, ama kim sıktıysa çıksın itiraf etsin… Utanmazlar!.. Bu kadar milletin kanını kim aldı?”

Başkan Kantık, bu tepkileri gösterenlerden bir kişiyi salondan çıkarttırdı.

Sanıkların çoğu herhangi bir talebi olmadığını bildirirken, Mihrali Atmaca, “Kimseyi tahrik etme amacım yok. 25 aylık bir kızım var, sadece 2 ay gördüm. Müsaade istiyorum, suçsuzum” dedi.

Savcının tüm sanıkların tutukluluğunun devamı yönünde mütalaa vermesinin ardından avukatların beyan ve talepleri alındı.

Başbakan darbeden söz etmedi ufak bir kalkışma olduğunu söyledi

TİM’e polis eskortluk yaptı iddiası

Sanık Fatih Şahin’in Avukatı Çiğdem Koç bu TİM’e Diyarbakır’a gelişinde polisin eskortluk yaptığına dikkat çekip polise bu emri kimin, neden ve nasıl verildiğinin sorulmasını istedi.

“Bora’nın yeniden dinlenmesi gerekiyor”

Semih Terzi’yi Diyarbakır’dan uğurlayan birlik komutanı Altan Bora’yla ilgili olarak da, “Buraya geldiğinde dünyadan haberi yokmuş gibi ifade verdi. Oysa bugün tanıklardan öğrendik ki, birliklerin intikal emri saat 21.00 civarında ulaşmış. Bora’nın yeniden dinlenmesi gerekiyor” dedi.

“Hukuki yargılama yok” dedi tahliye talebinde bulunmadı

Koç, Zekai Aksakallı’nın mahkemede dinlenmesinin şart olduğunu vurgularken de Aksakallı’nın, müvekkilini Hulusi Akar’ın emir astsubayı olarak görevlendirmeyi düşündüğünde, Akar’ın yaptıkları konusunda bilgi vermesi talebinde bulunup bulunmadığının sorulması gerektiğini söyledi.

Karar için duruşmaya yarım saat ara verildi

Kumpas olduğunu öne süren Av. Koç, hukuki yargılama yapıldığına inanmadığı için tahliye talebinde bulunmayacağını belirtince Başkan Kantık, “Hukuki yargılama yapılmıyorsa, o zaman niye bu kadar uzun konuşuyorsunuz?” dedi. Av. Koç, “Hukuki yargılama olup olmadığını, taleplerimizin kabulü gösterir” karşılığını verdi. Karar için duruşmaya yarım saat ara verildi.

19 Şubat’a ertelendi

Tüm sanıkların tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme duruşmayı 19 Şubat’a erteledi.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu
Yandex.Metrica