Siyaset

İkinci İstiklal Savaşı Koşullarında AYM Görevini Yapmalıdır

İkinci İstiklal Savaşı Koşullarında AYM Görevini Yapmalıdır

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ethem Sancak, HDP’nin kapatılması için AYM önünde açıklama yaptı – akarhaber

Ethem Sancak, yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Türkiye İstiklal Savaşından sonra, en önemli dönüm noktasındadır.

Yüz yıl önce emperyalistleri, büyük bir kahramanlıkla ve fedakarlıkla dize getirdik, bugün de ülkemizi dört bir yandan tehdit eden ABD namlularına ve onun terör örgütlerine karşı birliğimiz, bütünlüğümüz ve bağımsızlığımız için İkinci İstiklal Savaşımızı veriyoruz.

Yüz yıl önceki o büyük mücadele, bugüne ışık tutmalıdır.

Anayasa Mahkemesi önünde, HDP’nin bir an önce kapatılması için başlattığımız vatan nöbetine, tarihimizden gelen bu büyük mirası taşıyoruz ve bu sorumlulukla Yargıçlarımıza sesleniyoruz.

İSTİKLAL MAHKEMESİ TAVRINI BEKLİYORUZ

Anayasa Mahkemesi’nden ve değerli Yargıçlarımızdan, İstiklal Mahkemelerinin tavrını bekliyoruz. İstiklal Mahkemeleri sayesinde iç cephemizi sağlam tutmuştuk. İçteki düşman, karşımızdaki düşmanın koludur. Bugün içimizde bir düşman, içimizde bir şeytan vardır. Meclisimizde, meydanımızda, medyamızda her gün bizi arkamızdan hançerleyen, şehirlerimizde bombalar patlatan ABD’nin kara gücüm dediği bu örgütlenmenin üzerine kararlılıkla gitmek Anayasa Mahkemesi’nin görevidir.

Anayasa Mahkemesi bizim İstiklal Mahkemelerimiz gibi olmalıdır. Cephede savaşan Mehmetçik ne yaptıysa, İstiklal Mahkemeleri de zamanında onu yapmıştır. Bölücü ayaklanmaların bastırılmasında İstiklal Mahkemelerinin tarihsel tavrı yine önümüze açacaktır. 2. İstiklal Savaşı da böyle başarılacaktır. Dün İstiklal Mahkemeleri hangi görevi yaptıysa, bugün FETÖ ve PKK terör örgütlerinin mensuplarını cezalandıran Cumhuriyet yargısı aynı görevi yapmaktadır. FETÖ’yü ve PKK/HDP vekillerini cezalandıran bugünkü yargımızın kararlı tavrını Anayasa Mahkemesi’ne örnek gösteriyoruz.

YARGITAY BAŞSAVCILIĞININ KAHRAMAN TAVRI ÖRNEKTİR

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Bekir Şahin, Türk Milletinin yüreğine su serperek bu davayı açmış ve Cumhuriyet yargıcının sarsılmaz karakterini bir kez daha tarihe kaydetmiştir. Türkiye zor zamanlardan böyle kahraman insanlarla ve kahraman tavırlarla çıkacaktır.

Şimdi aynı kahramanlığı, Anayasa Mahkemesi’nden bekliyoruz.

Yargıçlık her şeyden önce hukukun gereğini ve milletin talebini yerine getirmektir. Millete bağlılık, Mehmetçiğe sadakat Türk yargıcının olmazsa olmazıdır. Karar vermek ve adil olmak yerine milleti oyalamak bizim yargıçlarımıza yakışmaz. ABD dört koldan ülkemizi kuşatırken kararımız kararsızlık olamaz.

Anayasa ve Siyasi Partiler Kanununda öngörülen yaptırımların uygulanmasında ihmal göstermek ve bu durumun sürüp gitmesine göz yummak, Millet ve tarih önünde ağır bir sorumluluktur.

ATLANTİK SİSTEMİNİN SONU GELDİ AYM’NİN GÖREVİ ERTELENEMEZ

Tarihi günler yaşıyoruz. Sayın Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar’a, geçtiğimiz günlerde Moskova’da, Suriye ve Rusya Savunma Bakanlarıyla bir araya gelmiştir. Türkiye Vatan Partisi’nin yıllardır ve tek başına ısrarla savunduğu Suriye ile işbirliği programına adım atmaktadır. Bu tarihi bir gelişmedir. Çağ açan ve Avrasya’nın onurlu bayrağını göklere çıkaran Asya’nın ABD’ye verdiği en kuvvetli yanıttır.

Bugün AYM’den vermesini beklediğimiz, teröre tahsis edilen paraların derhal kesilmesi ve HDP’nin kapatılmasıdır. Bu iki kararı, ülke ve millet menfaatleri açısından derhal almalıdır. Milletimiz bu kararları beklemektedir. Paranın kaynağını kesin ve bu melanet yuvasını kapatın.

Çünkü bu ABD, bu gelişmeyi izlemeyecektir. İçerdeki ve dışardaki bütün unsurlarıyla Türkiye’ye karşı harekete geçeceği açıktır. Önceki gün ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yarı resmi yayın organı Foreing Policy’de Tayyip Erdoğan hükümetini, “kanla kovacaklarını” ilan etmişlerdir. ABD’nin açıkça bizi şiddetle tehdit ettiği bu koşullarda, içimizdeki en tehlikeli ABD aparatı olan HDP’ye daha fazla özgürlük tanınamaz.

GENÇLERE ÇAĞRI

HDP Kapatma Davası’nın nihayete erdirilmesi özgürlüklerin kısıtlanması değil, Türk ve Kürt’üyle bütün bir milletin özgürlüklere kavuşmasıdır. Mardinlinin, Siirtlinin, Hakkarilinin, Trabzonlunun, Edirnelinin talebidir. Milletimizin gözü buradadır.

Özellikle Güneydoğu Bölgesinde halkımızda, PKK’nın baskı ve tehditlerinden, terör belasından kurtulmuşken, bu davanın sürüncemede bırakılması, büyük bir güvensizliğe ve Kürt halkında devlet hendek siyasetine mi dönüyor diye, tedirginliğe yol açmaktadır.

Türk devletinin Edirne’den Hakkari’ye egemenliğini ve halka dayanan otoritesini sürdürecektir. Açılım sürecine geri dönüş yoktur! HDP’ye yaşam hakkının tanınamayacağını göstermemiz lazım.

Buradan geçmişte HDP’ye oy vermiş bölge halkına ve gençlere sesleniyoruz. HDP ve PKK, elinize Amerikan İsrail silahlarını tutuşturdu ve ülkemizi bölerek bin yıllık Türk-Kürt kardeşliğini yıkmayı hedef aldı. Bu silahları atınız. Devletinize ve ana kucağınıza dönünüz, bin yıllık devletinize ve atalarınızdan miras kalan Türk-Kürt kardeşliğine sahip çıkınız.

Bu topraklar şehit kanıyla sulanmış ortak vatanımızdır. Bu devlet tarihten bize miras kalmış ortak devletimizdir. Vatan bir bütündür, parçalanamaz.

Tıbbiyeli Hikmet’in haykırdığı gibi;
“Ya İstiklal Ya Ölüm!”, “Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti”

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu
Yandex.Metrica