Siyaset

Sözcü’yü Üç iftirayla FETÖ çuvalına attılar

Türkiye görülmemiş bir yargılama ile karşı karşıya. Sözcü’yü 3 iftirayla FETÖ çuvalına attılar. SÖZCÜ’ye 3 gizli iftiracı tanığın beyanıyla soruşturma açılmasını değerlendiren hukukçular uyardı. Bu ülke hukuk eliyle yapılan yanlışlardan çok çekti. Sözcü’yü 3 iftirayla FETÖ çuvalına attılar.

Sözcü’yü Üç iftirayla FETÖ çuvalına attılar

SÖZCÜ’ye yönelik algı operasyonu kapsamında muhabirimiz Gökmen Ulu ve sozcu.com.tr’nin Sorumlu Haber Müdürü Mediha Olgun cuma akşamı tutuklandı. İki arkadaşımız, 3 gazeteci tanığın ifadeleri doğrultusunda tutuklanırken, bu tutum yakın tarihte görülmemiş bir uygulamaya neden oldu.

Hukukçular, 3 iftiracı tanığın ifadesiyle, Mediha Olgun’un “FETÖ silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan. Gökmen Ulu’nun da “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme ve Cumhurbaşkanı’na suikasta yardım etme suçlarından” tutuklanmalarını şöyle değerlendirdiler.

AVUKAT CELAL ÜLGEN
YALANLA NE KADAR YOL ALABİLİRSİNİZ?

Şimdi bakıyoruz, güçlü yalan ve güçlü bir itham var ortada. Ama hukuk yok, hukukçu yok. Bu savcılar ve bu yargıçlar aslında hukuku ayaklar altına aldıklarının farkındalar da. Tek kaçtıkları şey zarar görmemek. Siyasi iktidar bedel istemeye başladığı zaman bu hukukçular da zarar görecek, kaçış yok. Adı gizlenen ve sır gibi saklanan üç gazetecinin yalanlarını anlamak belki mümkün. Belki de bu yazarlar bir zamanlar Fetoş’çu olmanın dayanılmaz hafifliğinden kurtulmak ve sanal özgül ağırlık peşinde koşmak istiyor olabilirler. Bu yüzden iftira atmak zorunda kalmış olabilirler. Bu kişileri gizlemenizi anlarız da ne dediklerini saklamanızı anlamak mümkün değil. Bu yalanlarla ne kadar yol alabileceksiniz? 3 gazeteci “SÖZCÜ FETÖ’cü” diye tanıklık yapmışmış. Bu tip ikinci dalga FETÖ’cülere hesap sorulmaz mı? SÖZCÜ gerçeğin peşinde koşmayı sürdürecek. SÖZCÜ bu açıdan asrın en büyük meydan okumasını yapmaktadır aslında…

SABİH KANADOĞLU
İŞTE BU DA YARGININ BİTTİĞİ NOKTADIR…

Gizli kaynak 3 kişinin beyanıyla böyle bir soruşturma açılması kabul edilebilir değil. Yargının bu hale geldiği noktada ‘böyle bir şey olur mu?’ diye sorulursa her şey olur. Sözün bittiği nokta, diye bir söz vardır. İşte bu da yargının bittiği noktadır.

AVUKAT MURAT ERGÜN
UMARIZ Kİ SADECE HUKUKİ BİR HATADIR

Geçmiş tecrübelerimiz bu tür operasyonların benzerlerinin, kimi zaman hukuk dışı kaygılarla yapıldığını göstermiştir. Bunların benzerlerini çok gördük. Vaktiyle başka isimlerle adlandırılan merkezler, buna benzer operasyonları hukuk eliyle yapıyorlardı. Türkiye, hukuk eliyle yapılan yanlışlardan çok çekti. Çok bedeller ödedi. Umarım hislerimizde yanılıyoruzdur ve yapılanlar sadece bir ‘hukuki hata’ olsun. Çünkü hukuki hatadan dönmek kolaydır. Ama bir hukuki hata değil de ‘hukuki kasıtsa’, bunun telafisi ve dönüşü maalesef çok ağır bedeller ödenerek ve çok uzun süre içerisinde oluyor.

AVUKAT H. SÜHA OKAY
HİÇ BOŞUNA HUKUKİ KILIF ARAMASINLAR

SÖZCÜ‘ye yönelik operasyonun hiçbir tarafı hukuki değil ki 3 kişinin beyanının esas alınması hukuki olsun. Boşuna hukuki kılıf aramasınlar. SÖZCÜ‘ye yapılan operasyon, gazetenin muhalif duruşundandır. 3 kişi şöyle demiş, 5 kişi böyle demiş, o bahane, kılıf. SÖZCÜ‘yü nasıl susturabiliriz, tek yapılan budur.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu
Yandex.Metrica