Mustafa Göksel

Umur Bugay: usta kalemden ustalığına yakışan veda

Umur Bugay: usta kalemden ustalığına yakışan veda … İlk senaryosu 1974 yılında Atıf Yılmaz ile birlikte yazdığı bir çingenenin yaşamını konu alan ‘Cemil’ adlı projeyi Yılmaz Güney Film yaptı. yorum/haber

Umur Bugay: usta kalemden ustalığına yakışan veda

Usta kalem Umur Bugay…

Arkadaşlar gerçekten büyük bir üzüntü ile yıkıldığım örnek aldığım idolümüz olarak saydığım iki büyük ustanın başında geliyordu Umur Bugay hocamız. Türk Tiyatrosunun en büyük Dramaturg’u büyük usta kalemi ve Türkiye’nin parmakla gösterilecek ustalıktaki bir kaç büyük kaleminden devasa senaristlerinden biri idi.
Toplumsal sınıfların en alt kademesindeki ezilen emekçiyi yücelterek onları muhteşem finallere bağlayıp karşılığını değişik yöntemlerle verip bu yolla da toplumda sistemdeki çarpıklıkları düzeltmeye soyunan o Cengâverliği ile sistem eleştirilerini yönetimleri bozmadan büyük bir ustalıkla hasıraltından götürerek bitiren bir toplum bilimci formatında sosyolog edası bir yazardı.

Umur Bugay ve unutulmaz Kapıcılar Kralı…

“Sosyoloji bölümünden mezun oldu”

Umur Bugay 17 Ocak 1941 tarihinde Ankara da doğmuştur. 15 Yaşında İstanbul’a geldi 1959 yılında İstanbul Haydarpaşa Lisesinden mezun oldu. Daha sonra da İstanbul üniversitesine girdi. 1964 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünden mezun oldu.

Büyük usta Umur Bugay 1962 yılında sanat hayatına başladı 1972 yılına kadar 10 yıl Gülriz Sururi- Engin Cezzar Tiyatrosu, Halk Oyuncuları, Dostlar Tiyatrosunda Oyuncu, Senarist, Dramaturg ve Metin Yazarı olarak çalıştı. Bunlarına arasında 7 yıl İstanbul Devlet Tiyatrosunun Dramaturg görevini üstlendi. Burada da birçok eserler kazandırdı ve yazdı. 1972 yılında başladığı Tiyatro Oyun yazarlığında Yazdığı oyunların çoğu Devekuşu kabare Tiyatrosunda sahnelendi.

“‘Cemil’ adlı projeyi Yılmaz Güney Film yaptı”

‘Haneler, Reklamlar, Yasaklar, Beyoğlu Beyoğlu, Taşıtlar bunlara örnektir. 1975 yılından sonra, mizah ağırlıklı öyküleri çeşitli gazete ve dergilerde yayınlandı. Bunun dışında büyük usta Umur Bugay sinemaya da el atarak Türkiye de belki de uzun yüzyıllara damga vuracak kuşaklara mal olacak senaryolara imza atmaya başladı. İlk senaryosu 1974 yılında Atıf Yılmaz ile birlikte yazdığı bir çingenenin yaşamını konu alan ‘Cemil’ adlı projeyi Yılmaz Güney Film yaptı. 1975 yılında Adile Naşit’in en iyi kadın oyuncu ödülü aldığı Uğur Dündar ile Hülya Koçyiğit’ in başrollerini paylaştığı İşte hayat filmi senaryosu yaşamında yer alacak en büyük eserin kapılarını açacaktı. İşte hayat filminin açtığı o kapıda büyük usta Rıfat Ilgaz’ın yazdığı filme çekilen ve Serinin ilk iki filmini yine büyük usta Sadık Şendil’in yazdığı (Hababam Sınıfı ve Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı) Hababam Sınıfı serisi oldu.

Umur Bugay ve unutulmaz Perihan Abla…

“Hababam sınıfı serisi…”

Umur Bugay 1. Jenerasyonda Serinin devamındaki Hababam Sınıfı Uyanıyor, Hababam Sınıfı Tatilde, Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor ve Hababam Sınıfı Güle Güle olmak üzere son 4 filmin senaryosuna imza attı. Bu projeler Arzu Film etiketi ile izleyiciler ile buluşmuş ve Ertem Eğilmez yönetmenliğini yapmıştır. Bununla birlikte Yapımcılığını Arif ve Abdürrahman Keskiner Kardeşlerin yapıp Yönetmenliğini de Zeki Ökten’in yaptığı Kemal Sunalın başrol oynadığı ödüllü Kapıcılar Kralı ve Yine Nahit Atamanın yapımcılığını üstlenip Zeki Ökten yönetmenliğinde çekilen Kemal Sunalın Ayşen Gruda ile başrol oynadığı Çöpçüler Kralı da onun kaleminden çıkmıştır.

Umur Bugay burada kaleminden böyle güzel çıkan eserlerde başarıyı yakalayarak Halka kendisini sevdirmesinde ki etkende bu filmlerdeki kadrolarda Ertem Eğilmez, Zeki Ökten ve Memduh Ün gibi usta rejisörler ile Ahmet Gülhan tiyatrosundan çıkmış deve kuşu kabareyi oluşturan demirbaşlar ile yola çıkmış olmasıdır. Bunun dışında büyük usta Bugay Kemal Sunalın Başrol oynadığı 1978 Köşeyi Dönen Adam, 1984 Postacı, 1986 da Yoksul, 1987 Davacı ve 1988 Düttürü Dünya filmlerinde de senaryoya imza atmıştır.

“Ezilenlerin sömürülmüşlüğünü anlattı”

Mesela Yoksul ve Kapıcılar Kralı filmlerini en büyük ortak özelliği toplumun en alt kesiminde iş gücünün yükünü en çok çeken işçi ve kapıcı sınıfının ezilmiş ve sömürülmüşlüğünü uyanık bir zeka ile kapitalist asistemin bir parçası olan Patron ve yöneticilerden dişinden tırnağından artırarak tabi bunu birazda herkesten tırtıklayarak hınçla intikamını alıp o sermaye düzenine bir patron olarak oturuşunu anlatmıştır.

Mesela Postacı filminde Memduh ün yönetmenliğinde bir postacı memurun sevdiği kızın abisi ve ailesinden kendi servetleri kadar mal mülk kopararak kendini damat etmesi ve Almanya gurbetçiliğindeki zengin gelir düzeyi yüksek hayatın toplumumuza empoze edildiği sistemi nasıl alt ettiğini ustaca bir dille anlatmış büyük usta Bugay…

“Değişimin öncüsü yine kendisi oldu”

Usta kalemin daha sonra kaleme aldığı Pisi Pisi ayrı bir eserdir. Bunun yanı sıra Zeki Metin İkilisi ile Hasip ile Nasip, Aslan Bacanak ve Namus Düşmanı filmlerinde çalışmış ve senaryolarına imza atmıştır. Daha sonra evlerdeki TRT egemenliğinde televizyon dizileri yaygınlaşmaya başlayıp sinema yavaş yavaş popülerliğini azaltınca bu değişimin öncüsü de yine kendisi olmuştur.

Türkiye’nin ilk televizyon dizisi Perihan Abla ile evlerimize 89 bölüm 4 sene konuk olmuştur. Burada İstanbul’ un tarihi sakin mahallesi Kuzguncuk’ta güzel bir mahallenin kendi halinde sakinleri ile dayanışma içeren bir konsept uygulayarak hemen de bunun peşine saygılar Bizden dizisinde Bir Adliye katibinin Adliye’deki yaşadıkları ve o dünyanın içerisindeki olaylar kaleme alınmıştır.

1983 yılında ‘Kent Oyuncuları Tiyatrosu’nda ‘Bir Kadın Bir Erkek’ adlı oyunu sahneledi. Bu arada saygılar bizden Perihan abla gibi diziler kendi etiketi ile kendisinin yapımcılığından çıkmıştır. Yapımcı olarak Güner namlı ile çalışarak başarılı işlere imza atmışlardır. Umur Bugay 1987 senesinde Bugay Film Yapım Reklamcılık Ltd. Şti. ni kurdu.

“En uzun televizyon dizisi olan Bizimkiler’e imza attı”

Bu şirket ile senaryosunu kendi yazdığı yapımcılığını da yapıp yönetmen Koltuğunda Perihan Abla dizisinde de birlikte çalıştığı Yalçın Yelence ye yer verdi ve Türkiye’nin ilk ve en uzun televizyon dizisi olan Bizimkiler’e imza attı. Bizimkiler dizisi 1987-2002 yılları arasında 15 yıl evlerimize konuk oldu. Bu dizide Kadıköy’de yaşayan bir apartman ahalisi içinde değişik karakterler ve onların bağlantıları olan eş dost ve akrabalarını konuk aldı.
Yine ezilen kapıcı sınıfından bir gariban kapıcının kendisini sömüren yönetici karakteri bağlantısı ile Horozunu besleyip dövüştüren bir sosyalist devrimci kapitalist sistem düşmanı gerçek bir cumhuriyetçi hafif da odunvari bir hal kabzımalı ile aynı binadaki yönetici ile olan kavgaları yer yer alındı. Özellikle bir konuda hayrete düşmüştüm. Bir apartman yöneticisinden siyasetten ödü kopan aktivitelerden nefret eden cins toplumda her olaya kulak tıkamış Anti Sosyal Emekli bir belediye bandosu koro şefi nasıl çıkardı diye.

“Dev kadro ile çalıştı”

Demek ki oda onun ustalığı imiş. Bizimkiler dizisinde Umur Bugay hocamız Türkiye’nin dev sanatçılarından ve usta tiyatrocularından oluşan bir kadro ile çalıştı.

Daha sonra bu dizi devam ederken aynı kadro ile Yazlıkçılar dizisini çekti ve yazlık bir beldede farklı toplumsal statülerdeki bir yazlık site sakinlerinin ve o muhitin değişik yaşantısını ele aldı tabi ki o isimleri farklı ters karakterlerde kullanarak. Bu arada bizimkiler dizisi 2002 yılında artık son dönemlerinde bazı yaşlı sanatçıların oyuncu kadrosunun yarısına yakını vefat edince ve televizyonlarda Reytingler magazin ve spor programlarına kayınca final yaparak bitirme kararı aldılar.

“1993 yılında senaryosunu yazdığı Yazlıkçılar…”

Dizisi Bizimkiler kadar uzun soluklu olmasa da tam 6 yıl sürdü. Bu trafiğin arasında doksanlı yıllarda evlerdeki biten TRT egemenliği yerini bir dizi özel Televizyon kanallarına bırakıp ve dizi furyasındaki patlamalar zirve yapınca bu yeni Jenerasyon en çok ona ve birkaç büyük yapımcıya ekmek kapısı açtı. Bu doksanlı yılların ortalarında Umur Bugay ayrıca Saygılar Bizden, Oğlum Adam Olacak, Komu Komşu ve Koltuk Sevdası televizyon dizilerinin de senaryosunu yazdı ve yapımcılığını yaptı.

1999 yılında Yönetmenliğini Yalçın Yelence’nin yapımcılığını da kendisinin üstlendiği Duruşma Sinema filminin senaryosunu yazdı ve ses getirdi. Özelikle toplumsal olayların keşmekeşinden kapitalist sistemin çıkmazını ayırarak bunu halkın en güzle anlayacağı dilde hayata geçirdiği senaryoları ezilen tarafı savunurken sistemi de yöneticileri zan altında bırakmadan hasıraltından eleştirmeyi burada da başardı.

“Sünnet Davası TV Filmi”

Umur Bugay 2000 yılında sahnelenen dizisini de yaptığı ‘Oğlum Adam Olacak’ adlı müzikli tiyatro oyununun Dramaturg’u olarak çalıştı. 2002 yılında son büyük bombalarından birisini patlatan büyük usta son büyük başarısında yine akıllarda kaldı.

2002 Yapımı Yapımcılığını ve Senaristliğini yaptığı Yönetmenliğini Zeki Alasya’nın yaptığı ve yine Zeki Alasya’nın Başrolde yer alarak Metin Akpınar ile birlikte oynadığı Rus Gelin Sinema filmi de Bugay yapım etiketi ile gişede 700 bin üzeri bir rakama ulaşmış ve güzel bir yer edinmiştir.

Umur Bugay bu son dönemde o aralıkta Türk Küçükleri isimli gülmece öyküleri kitabı yazdı. Bununla kariyerine ve sanat yaşamına senarist olarak Hayat A.Ş. ve Büyük umutlar televizyon dizilerini yazdı. 2007 de en son Sünnet Davası TV Filmi’nin senaryosunu yazarak inzivaya çekildi. Konuk olduğu birkaç televizyon programı dışında bir aktivitesi olmayan büyük usta İstanbul Kınalı Ada da yaşıyordu oranın eski sakinlerinden ve müdavimlerinden birisiydi.

“…Bugay sahile çıkarıldı”

Büyük usta tam 79 yaşındayken ani ölümü trajik bir acı son ile oldu. Yüzmeyi çok seven büyük usta Bugay denizin kurbanı oldu. Kınalıada’nın sevilen isimlerinden olan evli ve 2 çocuk babası Umur Bugay, dün denize girmek için sahile indi. İddiaya göre bir süre sonra suyun üzerinde hareketsiz bulunan Bugay sahile çıkarıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Denizde kalp krizi geçirdiği iddia edilen Bugay, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Ünlü senaristin cenazesi ambulansla Yeditepe Üniversitesi Hastanesi’ne götürüldü. Hastaneye gelen ailesi ise acı haberin ardından gözyaşlarına boğuldu.

Büyük usta Umur Bugay Sanat yaşamında ödüllere de layık görüldü ve işte son olarak huzurlarınızda almış olduğu ödüller:

-1970 Pir Sultan Abdal (Oyun)- DİSK En İyi Yönetmen
-1976 İşte Hayat ( Sinema Filmi Senaryo) Antalya Film Şenliği ‘En İyi Özgün Senaryo’ ödülü
-Çöpçüler Kralı (Sinema Filmi Senaryo) Antalya Film Şenliği ‘En İyi Özgün Senaryo’ Ödülü

Kalemindeki kırılma noktalarını en güzle ters köşeler ile finale bağlayan olayların sosyolojik kuramları bazında; toplumun alt kademesine en güzle şekilde inen bir kalem olan Umur Bugay; Devlet Tiyatrosunda yapılan törenin ardından Üsküdar Karacaahmet Şakirin Camiinden Cenazesi kaldırılarak Karacaahmet Mezarlığına defnedildi. Bizde Büyük Ustaya Yüce ALLAH’tan rahmetler diliyoruz. Hepinize bilinçli güzle miraslar alacağınız okumalar diliyorum.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu
Yandex.Metrica